AB vatandaşlarının büyük bir oranı (%70) genel olarak eyaletler konfederasyonundan memnun. Almanya’daki siyasi merkez burada açık bir istisnadır.
Bonn (Almanya). Konrad-Adenauer-Vakfı (KAS) tarafından yapılan bir araştırma, siyasi merkezin Avrupa Birliği (AB) hakkındaki görüşünü inceledi. Anket, Rusya’nın Ukrayna’daki saldırı savaşından çok önce, Kasım ve Aralık 2021’de Ipsos ve Civey enstitüleri tarafından gerçekleştirildi. Anketin başında, insanların kendilerini nerede sınıflandırdıklarını belirlemek için politik olarak soldan (0) politik olarak sağa (10) doğru bir ölçek kullanıldı. Ankete yalnızca ölçekte dörtten sekize kadar olan siyasi merkezin katılmasına izin verildi.
Bulgaristan, Fransa, Yunanistan, İtalya, Hırvatistan, Litvanya, Hollanda, Polonya, İspanya, İsveç ve Macaristan’da siyasi merkez genel olarak AB’ye olumlu bakıyor. Ancak, Almanya burada açık bir istisnadır.
Avrupa Birliği içinde bölünme yok
KAS’a göre, çalışma “orta sınıf Avrupa’dan gelen insanların beklenenden daha fazla birlik içinde olduğunu” gösteriyor. Katılımcıların büyük bir oranı (%70) AB hakkında oldukça olumlu bir imaja sahiptir. Almanya’da ise siyasi merkezin yarısından fazlası (%57) AB’ye şüpheyle bakıyor.
KAS, “Özellikle salgınla başa çıkma açısından, ama aynı zamanda ekonomi politikası açısından, Almanya’nın burjuva merkezi Avrupa Birliği’ne diğer çoğu üye devletteki yanıt verenlerden önemli ölçüde daha kötü bir not veriyor.” Almanların neredeyse yarısı da AB’nin zaten çok fazla gücü merkezileştirdiğine inanıyor.
İklim değişikliği sorumluluğu ve Co.
Çalışma aynı zamanda Avrupa’nın gelecekteki gelişimini de inceledi. AB’nin siyasi merkezi, ulusal sınırların ötesinde “şaşırtıcı bir şekilde kapalı”. AB’deki pek çok kişi öncelikle iklim değişikliği ve göç gibi önemli sorunlar için daha fazla sorumluluk alan verimli ve aktif bir Avrupa istiyor. KAS, “Orta sınıf, Avrupa’da yalnızca ekonomik bir projeden çok daha fazlasını görüyor” diyor.
Ankete katılanların neredeyse üçte ikisi (%64) de uluslararası düzeyde daha güçlü ve daha uyumlu bir AB istiyor. Her şeyden önce bu, dünya güçlerine bağımlılığın azalmasını sağlamalıdır. Ankete göre (%67), harekete geçmek için en büyük baskı iklim değişikliğiyle mücadelede. Katılımcıların sadece dörtte biri, AB’nin iklim değişikliğiyle mücadele için halihazırda yeterince çaba gösterdiği görüşünde.
AB’de Ekonomik Dayanışma
Öte yandan, AB’de ekonomik dayanışma meselelerine gelince, üye ülke vatandaşlarının görüşleri önemli ölçüde farklılık gösteriyor. Almanya ve Hollanda gibi özellikle varlıklı donör ülkelerin çoğunluğu ortaklaşa borcu reddediyor. Yoksul ülkelerden birçok vatandaş bunu destekliyor. Ancak, AB’nin mümkün olduğu kadar idareli bütçe yapması gerektiği konusunda mutabakat var.